0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İsrail’in “Yedioth Ahronot” gazetesinin haberine nazaran, Başbakan Yair Lapid ve başka devlet yetkilileriyle yapılan toplantıda Barnea, “İran’la şu anda üzerinde uzlaşıya varılması düşünülen nükleer mutabakat stratejik bir felakete neden olacaktır. Zira bu, İran’ın uzun vadede nükleer bomba elde etme uğraşlarını kolaylaştıracak.” dedi.

Barnea, “Anlaşmayla Lübnan Hizbullah’ı, Hamas ve İslami Cihad üzere kümelere ve (İran’ın) öteki uzantılarına aktarılacak milyarlarca dolar İran’ın kasasına doldurulacak” sözlerini kullandı.

İran ile varılması beklenen nükleer muahedeyi, “2015’teki eski muahededen bile daha kötü” olarak nitelendiren Barnea, “2015’te imzalanana emsal bir mutabakat imzalıyorlar lakin dünya değişti. İranlılar gelişmiş santrifüjler, farklı tehditler ve teknolojiler geliştirdi” diye konuştu.

Barnea, “İran’ın nükleer emelleri konusundaki palavralarının ortaya çıkmasına ve Memleketler arası Atom Gücü Ajansının soruşturmasına cevap vermeyi reddetmesine rağmen ABD şimdi bir muahede imzalamaya hazır durumda” dedi.

Yeni mutabakatın, “İran’ın nükleer güç olma eşiğine ulaşması gereken süreyi sadece bir ila üç ay erteleyeceğini fakat karadan karaya füzeler edinmesini engellemeyeceğini” savunan Barnea, İranlıların nükleer güce ulaşmasını engellemek için Mossad’ın tüm uğraşlarını sürdürdüğünü vurguladı.

Barnea, “Herhangi bir muahededen bağımsız olarak bizim kararlılığımız devam ediyor” tabirlerini kullandı.

İran ile nükleer mutabakat ve müzakere süreci

İran ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulunun (BMGK) daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa ile Almanya (5+1) ortasında 2015’te yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran’ın nükleer faaliyetlerinin düzenlendiği ve denetim altına alındığı bir muahede imzalanmıştı. Washington, eski Başkan Donald Trump döneminde, 2018’de mutabakattan tek taraflı çekilerek İran’a yine yaptırım uygulamaya başlayınca Tahran da mutabakattaki taahhütlerini kademeli olarak durdurmuş ve yine yüksek seviyede uranyum zenginleştirme dahil bir dizi adım atmıştı.

Anlaşmanın yine uygulanmasını sağlama ve ABD’nin muahedeye dönüşü için Nisan 2021’den beri Avrupa Birliğinin (AB) koordinatörlüğünde Viyana’da yapılan müzakereler 8 Ağustos’ta sona ererken müzakerelerin koordinatörlüğünü üstlenen AB’nin sunduğu taslak muahede metni sonrasında taraflar sonuncu mutabakata varma konusunda evvelki aylara göre çok daha olumlu işaretler vermişti.

İran Dışişleri Bakanlığı, AB tarafından sunulan ve nükleer müzakerelerde son yol haritası olarak kabul edilen muahede taslağına ait görüşlerini 15 Ağustos’ta AB’ye iletmiş ve taslak metne verdikleri karşılığa karşılık ABD’nin karşılığını beklediklerini açıklamıştı.

İran’ın cevabını “makul” olarak niteleyen AB Dış İlgiler ve Güvenlik Siyasetleri Yüksek Temsilcisi Borrell, 23 Ağustos’ta mevzuyla ilgili açıklamasında, ABD’den olumlu cevap gelmesi halinde bu hafta sonu İran ile nükleer muahedeye varılabileceğini söylemişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, 24 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, İran ile nükleer mutabakata ait taslak metne yönelik AB aracılığı ile İran’ın görüşlerine karşılık verdiklerini duyurmuştu. Fakat bakanlık, ABD’nin karşılığının içeriği konusunda rastgele bir ayrıntı paylaşmamıştı.