0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Yürütme Şurası (MYK) toplantısı sonrası gündeme ait açıklamalarda bulundu. Çelik, taban fiyat ve emekli ikramiyeleriyle ilgili son dakik açıklamasında bulundu.

TABAN FİYAT VE EMEKLİ İKRAMİYESİ AÇIKLAMASI

Taban fiyat ve emekli ikramiyesiyle ilgili soruya Çelik, ”Bu tip çalışmalar hangi tarihte gerçekleşir, hangi takvimde gerçekleşir. Bu ilgili bakanlığın yapacağı bir açıklama. Lakin şunu söyleyebilirim. Bu hususlar bizim MYK’da her vakit gündemimizdedir. Çeşitli çalışan kesitlerin, emeklilerin hayat şartları karşısında bulunduğu durum. Bunların daima olarak kollanması, durumlarının güzelleştirilmesine yönelik stratejilerin geliştirilmesi her vakit gündemimizdedir. Şu halde düzenleme yapılacak, şu takvimde yapılacak deme noktasında değilim. Uygun şartlar oluştuğu vakit biz ve ilgili bakanlıklar açıklar. Lakin şundan herkes emin olsun. Hem çalışan kesitlerin hem emeklilerimizle ilgili her seferinde kapsamlı bir kıymetlendirme yapıyoruz. ” diye karşılık verdi.

Çelik’in açıklamalarından değerli başlıklar;

KILIÇDARDOĞLU’NA DİYARBAKIR ANNELERİ REAKSİYONU

Kılıçdaroğlu’nun anneleri yanına davet etmesi için giden iki aile ile görüşmesi Diyarbakır anneleri ile görüşme diye sunulmuştur. Halbuki annelerle görüşmek Diyarbakır’ın annelerinin ayağına gitmektir.

Buradaki soru şudur; niye annelerin ayağına gidilemiyor, vicdan nöbetine takviye verilmiyor. TSK’nın operasyonu halkı ezmektir dendiğinde o genel lider ‘meşru operasyonlardır’ diye niye karşılık vermiyor. Ne kadar demokrasiden, özgürlüklerden bahsederseniz bahsedin, teröre karşı bir tutumunuz yoksa…

İslamofobi, İslam düşmanlığı ile 15 Mart uğraş günü olarak tarihe geçti. Yeni Zelanda’da bir katliam gerçekleşmişti. Burada bir Türk vatandaşı olan 51 kişiyi hürmet ve rahmetle anıyoruz. BM Genel Konseyi 15 Mart Günü’nü ‘Uluslararası İslamofobi ile Gayret Günü’ kabul etti.

ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ

Geçtiğimiz birkaç gün son derece değerliydi. Çanakkale Zaferi’nin 107. yıldönümünde Çanakkale Köprüsü Cumhurbaşkanımız tarafından açılmış oldu. Bu AK Parti’nin eser siyasetinde kıymetli sembol ve taçtır. Türkiye’nin ne kadar büyük projelere imza atabileceği bir defa daha görmüş olduk.

Bütün bunlar bileşik kaplar teorisi üzere birçok şeyin yan yana gelmesiyle oluyor. Doğal ki milletimizin iktidarımıza verdiği dayanak bu yapıtlara imza atılmasına neden oluyor. Her vakit olduğu üzere bunları şu ya da bu biçimde eleştirenler oluyor. Olağan olarak hiçbir şeye imza atmayanlar, krize imza atanların bunları gölgelemeye çalışmasını bir kez daha tespit ettik.

SUUDİ ARABİSTAN’A SALDIRIYI KINIYORUZ

20 Mart sabahı Suudi Arabistan’a bir atak oldu. Bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Kardeş Suudi Arabistan’ın yanında olduğumuzu bir defa daha vurguluyoruz. Yakın vakitte Yemen’deki Türk şehitliğine dönük olarak insanlık dışı hareket gerçekleşmişti. Yemen halkının asla kabul etmeyeceği bir aksiyon. Bütün süreci yakından takip edeceğiz.

TÜRKİYE’NİN DİPLOMASİ TRAFİĞİ

Önümüzdeki günlerde Hollanda Başbakanı Türkiye’ye gelecek. Sayın Cumhurbaşkanımızın NATO toplantısında bir Brüksel ziyareti gerçekleşecek. Sayın Cumhurbaşkanımız Hem Zelenski hem Putin’le görüşmeye devam ediyor. Türkiye’nin siyasetini herkes emniyetli siyaset olarak tabir ediliyor. Türkiye’nin Montrö Kontratı kararlılığı ve iradesi herkes tarafından takdir edilir noktada. En büyük gayemiz kalıcı ateşkes olması ve barışın imzalanması.

Bir plan konuşuluyor. Kritik siyasi bahislerde iki önderin bir ortaya gelmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın gerek Ankara gerek İstanbul’da memnuniyetle bir ortaya gelebileceğini, inançlı bir arabulucu olunacağını söz etti. Vatandaşlarımız son derece başarılı biçimde tahliye edildi. Birinci savaş gerçekleştiğinde hava, kara, deniz ikmal yollarında gerçekleşemiyordu. Maalesef bir muhalefet partisi bunu da istismar etmişti. Sonra net bir biçimde görüldü ki, hava, deniz, kara hangisi müsaitse Türkiye tüm kapasitesiyle tahliyeyi gerçekleştirecek durumuna sahiptir.

Emine Erdoğan hanımefendinin Ukrayna Cumhurbaşkanının eşine gönderdiği ileti, oradaki çocuklara, bayanlara, şiddete maruz kalanlara bildiri da Ukrayna’da yankı buldu. Türkiye’nin insani yardımları herkes tarafından takdir görüyor.

LİDER ERDOĞAN’IN NATO DORUĞU ZİYARETİ

Sayın Cumhurbaşkanımızın NATO doruğunda yapacağı görüşmeler süreci belirleme açısından kritik olacaktır. Türkiye BM Milletlerarası Ticaret Komitesi’ne yine seçildi. Bu son derece kıymetlidir. Ticaret yollarının tehdit altında olması yeni savaş ihtimalini ortaya çıkarıyor.

Türkiye bu memleketler arası komitede ticari işbirliğini, kurallı ticaretin, dostça bağlantıların teşviki bakımından değerli rol oynayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız bugün milletvekilliği ve eski vilayet başkanlığı yapmış arkadaşlarımızla bir ortaya gelecek. Türkiye tarafından açılan diplomatik sınırın herkes için bir umut olduğunu gösteriyor. Bunu da kimi ortaklarımız birinci başta Türkiye ile verimli ve kâfi işbirliği gerçekleştiremedikleri için tarihi fırsatları kaçırdılar. Artık Türkiye’nin durduğu yer, Cumhurbaşkanımızın diplomatik duruşu herkes tarafından takdir ediliyor. Bunun daha çok desteklenmesi lazım.

FURKAN VAKFI AÇIKLAMASI

Burada her vakit olduğu üzere prensibimiz açıktır, biz her vakit uğraşını takdir ettiğimiz güvenlik güçlerimizin çeşitli olaylara müdahalede orantısız güç kullanmasını asla kabul edilemez, bunlar yasal sayılamaz. Adana’daki tablo ortaya çıktığı andan itibaren İçişleri Bakanımız ve Adana Valimiz soruşturmanın açıldığını söylemiştir. Orantısız güç meşruiyet hududuna çıkmış şiddet demektir.

Burada açıklamalara bakıyorum, muhalefet partilerinin açıklamalarına, kimi kümelerin açıklamalarına. Bu orantısız güç güya hükümet siyaseti imiş gibisinden bir iftira kampanyası yürütüyorlar. 28 Şubat tekrar canlanıyormuş, eski günler tekrar geliyormuş gibisinden. Bunların hepsi yalnızca ve yalnızca hezeyandır. Türkiye’de 28 Şubat kurallarını ortadan kaldırmada en güçlü çabayı biz verdik. Bu türlü bir sistematik halde palavra söyleme, iftira kampanyasına söyleyecek çok kelamımız var

Sonuç olarak oradan yola çıkıp bütün emniyet teşkilatına iftira atmak son derece yakışıksız tutumdur. Hele bizim hükümetini sistematik olarak şiddet yaklaşımımız varmış gibisinden ilzam edenlerin birçoğu 28 Şubat’ta verilen çabada kenarda durmuşlardır. Fedakarca misyon yapanları takdir, orantısız güç kullananların asla kabul edilemeyeceğini legal görülemeyeceğini, bunu topyekün reddettiğimizi, durduğumuz yerde olduğumuzu söz ediyorum. Natürel ki provokasyonları görüyoruz. Neredeyse haftada 1 gün müsaadesiz şov yaparak, sokakların sistematik formda karıştırılmaya çalışıldığını biliyoruz. Çok uygun biliyorum kendi memleketim için olduğu için biliyorum. Büyük bir fedakarlıkla misyonlarını yapıyorlar. Bunları birbirine karıştırmamak lazım.

ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ TENKİTLERİNE KARŞILIK

Bu Türkiye’nin eski yarası. Ta Birinci Boğaz Köprüsü’nden tutun da öbür bir çok yapıtın gerçekleşmesine kadar. Türkiye’de bu yapıtları engellemek isteyen siyasi kampın iki davranışı vardır. Biri siyasi takımları tehdit etmek ikincisi bunu hayata geçiren işadamlarını tehdit etmek. Kanunlar çerçevesinde hareket eden, çalışanları bu biçimde ilzam etmek Türkiye’yi felç etmeye çalışmak, yatırım tertibini yok etmeye çalışmaktır