0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye’de son yıllarda hayata geçen dev projeler, muhalefet partilerinin maksadında olmaya devam ediyor. Projelerin, daima tıpkı şirketlere verildiğini ve hükümetin kendine yakın isimlerini zenginleştirdiğini argüman eden muhalefet, Çanakkale Köprüsü’nün açılışından sonra da savını sürdürdü. 

Daha evvel de mega projelerin birebir müteahhit kümesine verildiğini öne süren muhalefet ve birtakım medya organları; seçim öncesinde hükümeti yıpratmak için bu telaffuzlarını artırıyor. Türkiye’nin yurt dışında büyük projelerini de yürüten bu firmaların itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor. 

Muhalefet ayrıyeten, yap-işlet-devret modelinden ötürü da hükümeti eleştiriyor. Fakat aşağıda bahsedeceğimiz üzere, Kılıçdaroğlu’nun şahsen kendisi de birebir modelle vaatte bulunmuştu. Ayrıyeten, modelden de kısaca bahsedelim. Yap-işlet-devret modeline nazaran, müteahhit firma bir kamu projesini hayata geçiriyor, belirli bir müddet işlettikten sonra bedelini tahsis ediyor ve kelam konusu eseri devlete devrediyor. 

AK Parti Küme Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, geçtiğimiz gün TBMM’de kelam konusu argümanları çürüten bir konuşma yaptı. Turan, projeye ortak olan şirketlerden birinin CHP’li eski milletvekili Ersin Arıoğlu’na ilişkin olduğunu söyledi. Başka partilerden 2’si Koreli, biri ise Nihat Özdemir’e ilişkin. 

AVRASYA TÜNELİ’NDE DE İMZASI VAR

Ersin Arıoğlu’na ilişkin Yapı Merkezi firması, İstanbul’un iki yakasını denizin altından birleştiren Avrasya Tüneli’nin imaline da katkı sağlamıştı. 

Şirket, yaklaşık 40 yıldır çok sayıda projede bulundu. Yapı Merkezi’nin internet sitesinde yer alan bilgiye nazaran, sanayi sitesi, fabrika, konut, metro, hafif raylı sistem, tramvay, demiryolu, baraj, tünel, viyadük ve köprü başta olmak üzere birçok alanda yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda projede yer aldı. 

Yapı Merkezi’nin içinde bulunduğu  projeler ortasında şunlar yer alıyor: 

• Kadıköy-Kartal Metrosu
• İzmir Metrosu
• Ankara Metrosu
• İstanbul Hafif Metrosu
• Ankara-Konya Süratli Tren
• Yerköy-Sivas Yüksek Süratli Treni

“İFTİRA ATTIKLARI KADAR İŞ YAPSALAR KEŞKE”

Turan, bahisle ilgili Haber7’ye özel açıklamalarda bulundu. Çanakkale Köprüsü’nün açılışının akabinde iftiraların ortaya atıldığını belirterek şunları söyledi: 

“Dünyanın en büyük asma köprüsü 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılmasıyla hepimiz memnun olduk, gurur duyduk. Bununla birlikte açılıştan sonra artan üzücü açıklamalara, algılara, iftiralara şahit olduk. Bakıyoruz 4 firma bu işi yapmış; 2’si Koreli, 1’i Limak, oburu eski bir CHP milletvekiline ilişkin Yapı Merkezi firması. Yandaşlık, rant, kıyak bunun neresinde? Bu üzere temelsiz savları konuşmanın kimseye yararı yok. İhale açık yapıldı, herkes teklifte bulundu. Ayrıyeten ihaleyi alan firmalar da aşikâr. Bizler, bu isimleri zikretmekten mahcup oluyoruz. Ancak iftira atanlarda en ufak yüz kızarıklığı dahi yok. Bu aziz vatan için kim taş üstüne taş üstüne koyuyorsa baş göz üstüne.

Son olarak kimileri köprüye ait Meclis’teki açıklamalarımızdan rahatsız olmuş. Ortalarında tekzibe bile gerek duymadığımız muharrirler da var. İstedikleri kadar anlamamazlıktan gelsinler, çarpıtsınlar. Olağan ihalelerdeki yatırımlar bütçeden tüm vatandaşlarımızca eşit oranda karşılanır. Yap-işlet-devret modelinde ise yatırımı kullananlar daha fazla ödeme yapar. Söylediğimiz bu. Bizler hakikatleri birilerinin yüzüne çarpmaya, Türkiye’yi daha güçlü yarınlara taşıyacak yatırımlarımıza devam edeceğiz.”

ALGI OPERASYONLARI, TEZLER VE İFTİRALAR

Bülent Turan’ın açıklamaları, CHP’nin başını çektiği muhalefet partilerinin hükümeti projeler üzerinden algı operasyonlarıyla maksat aldığı iftiraları ve çelişkili argümanları akıllara getirdi. 

İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, 12 Eylül 2020’de yaptığı açıklamada, yeni metro projesinin yap-işlet-devret modeliyle yapılacağını şu sözlerle duyurmuştu: 

“İstanbul’da 12 ilçeyi geçerek havalimanlarını birbirine bağlayacak süratli metro yapacağız. 5 milyar dolarlık proje yap-işlet-devret modeliyle hayata geçirilecek.”

Bugün yap-işlet-devret modeline yüklenen CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da İBB Başkanlığı’na aday olduğu günlerde projelerini bu modelle yapacağını söylemişti. 

KILIÇDAROĞLU’NUN “İHALE” İFTİRASINA ERDOĞAN’DAN CEVAP: YALANCILIĞINI İSPAT ETTİN

Kılıçdaroğlu ayrıyeten, iki yıl ortayla üç kat fiyat farkıyla yapılan ihale ile kamunun 6 milyar TL ziyana uğratıldığını sav etmişti. Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz Ocak ayının son günlerinde toplumsal medya paylaştığı bir görüntüde, 2018’deki ihaleye 15 firmanın katıldığını ve ihale bedelinin 3 milyar 198 milyon 743 bin TL olduğunu söylemişti. İhalenin daha sonra iptal edildiğini tabir eden Kılıçdaroğlu, “Çünkü beşli çeteden değil” demişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, Kılıçdaroğlu’nun iftirasını, “Bir kağıt gösteriyor, altında güya benim imzam var. Ben ihalelere imza atmam Bay Kemal, yalancılığını ispat ettin” kelamlarıyla çürütmüştü.

AKŞENER VİYADÜK-TÜNELLE BİR TUTTU

DÜZGÜN Parti Genel Lideri Meral Akşener ise, Çanakkale Köprüsü’nün km maliyetinin 900 milyon dolar olduğunu argüman etti ve Hong Kong ile Çin’i bağlayan köprünün maliyetinin 360 milyon dolar olduğunu söyledi. Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Biri viyadük-tünel, başkası dünyanın en uzun asma köprüsü, km maliyeti ise 418 milyon dolar” karşılığını verdi.

Hükümeti her fırsatta eleştiren CHP’li belediyeler ise, kendi içlerindeki skandallarla çok kere gündeme geldi. CHP’li belediyelerdeki usulsüzlükler ve ihale skandallarına birkaç örnek verelim: 

• CHP; hükümete “5’li çete” iftirasını yöneltirken öte yandan CHP’li vekillere ilişkin şirketler birçok ihaleyi kaptı. 
• CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat’ın, İBB’den 1.5 milyar TL’lik ihale aldığı medyaya yansımıştı. Karabat’ın lokal seçimlerde verdiği takviyelerin karşılığında ödüllendirildiği bile belirtilmişti. 
• CHP’li Büyükçekmece Belediyesi’nin de “Avenue İstanbul” isimli konut projesinin imar müsaadesini adapsız olarak neredeyse iki katına çıkardığı ortaya çıkmıştı. Şirket 3 blok yerine 5 blok dikerken, İBB emsalsiz ranta göz yummuştu. 
• İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun, büyük ortağı olduğu İmamoğlu İnşaat firmasının İstanbul’un en lüks semtlerinden Etiler’de kat karşılığında bina yapmak için proje hazırladığı belirlenmişti.